Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin kadın şoförleri
Mersin halkı, çalışan olsun hangi parti olursa olsun anlayışı ve elbette CHP'ye bakış açısıyla Macit Özcan'dan sonra yine CHP dedi ve Vahap Seçer'i başkan seçti.

Macit Başkan’ın tonton yapısı, açıkcası sempati kazanmış olacak ki, yıllarca Mersin’i borç bataklığına sürükleyerek beraberinde birçok kurum ve kuruluşu da enkaza çevirdi. Mersin’den uzak bir 10 yılın ardından ihtiyaç vuku buldu. CHP’nin Mersin’e kazandırdığı, somut deliller üzerinde dışarıdan bakan bir göz olarak değerlendirme yapabilirim dedim. Dünya’da üçüncü dünya ülkeleri dışında asvaltında şerit olmayan nadir şehirlerden biri olduğumuz gerçeğine henüz adımımı attığım anlardan itibaren şahitlik ettim. 10 yıl öncede böyleydi. Bugün değişen hiçbir şey yok.
Kenar mahalleleri konuşmaya gerek bile yok çünkü berbat haldeler. Pislik ve döküntülü bina ve sokaklar, buram buram yoksulluk kokuyor. Entel bölgelerde ise yetiri kadar alt yapı geliştirmesi yapılamamış. Açıkcası yıllar önceki Mersin ile bugünü kıyasladığımızda çok bir şeylerin değişmediğini görmek mümkün. Elbette yükselen binanalar, son model araçların her sokakta sayısının artması dışında birde Suriyelilerin getirmiş olduğu yoğun kalabalık. Özellikle Avrupa’da Mersin’e ait resimleri göstererek şehri anlattığımda insanların nasıl gıkta ile baktığını gözlerinden anlaşılıyor. Ve “nasıl bırakıp geldin buralara, ben olsam kesinlikle gelmezdim. Bu karanlık, puslu ülkeyi bu cennete nasıl değiştin” gibi ifadelerle karşılaşmak çok mümkün. Ancak şöyle alıcı gözüyle bakabilmek gerekiyor. Bu nedenle dış göz, bağrından çıkıp gelmiş birinin en anlaşılabilir tespitlerini ortaya koyabiliyor. Mersin’in alt yapısından ziyade, yerleşim şeklide açıkcası çok sağlıklı değil. Hatırlıyorum, yaşadığımız mahallede tarlaların arasından eve giriyorduk. Bugün tarla denilen bir şey kalmamış üstelik evleri yıkıp yenisini yapan yapana. Oysaki biz dışarıda “KENSET DÖNÜŞÜM” bekliyorduk. Sanırım o işte realist düşünülmedi. Birçok kişinin “evimi yıktırmam” sözü, toplanmalar, ayaklanmalar, protestolar.. Tüm bunların aşılmış olması, yetkililerin geri adım atmış olduğunu gösteriyor. Belki birgün olacak, açıkcası benim için doğup büyüdüğüm sokakların yok olacak olması çokta kabul edilir bir durum değil ancak burada yaşayan insanların ikilemde kaldığı da kabul edilmesi gereken bir gerçek.
************************
Başlığa dönecek olursak, iyiki diyorum Avrupa’dan bir arkadaşla falan gelmedim Mersin’e. Özellikle Büyükşehir Belediye otobüslerinin durumu içler acısı. Hurdaya çıkartılması gereken araçlarla insanların sosyal mesafeden uzak bir şekilde giriş, çıkış yapması kabul edilir gibi değil. Belediye’ye ait araçların birçoğuna bindim ve her defasında umarım bu yeni bir araçtır diye içlenerek biniyor, hayal kırıklığıyla karşılaşıyorum. Asvalt, Belediye otobüsleri, işlek caddelerde araçlara park ücretinin getirilmesi, bina görüntülerinin şehri kirli göstermesi gibi. Birçok konuda CHP’li Vahap Seçer’i eleştirebiliriz. İkinci döneme oynadığını reklam panolarından görebiliyoruz. İkinci dönemi hak etmesi için dışarıdan bir göze ihtiyacı olacak. 3 liraya üç çeşit yemek, ucuz kıyafet, kadın şoför, kocaman reklamlar.. Bunlar göze ve kulağa hitap eden çalışmalar ancak bir Mersinli olarak gördüklerim ve duyduklarım beni son derece üzdü. Yakıştıramadım.. Sosyal Medya hesaplarında show yapan başkanımızın şehri güzelleştirme vaatleri, temiz bir çevre oluşmaması ve daha fazlası. Bugün belki her detayı dillendiremeyiz ancak birgün elbette iyisiyle kötüsüyle ne varsa hepsini masaya yatıracağız. Ayrıca, Akdeniz Belediyesinin bir panosunu gördüm. Açıcası utandım ve bu utancımı sizlerle de paylaşmak isterim.
Çocukluğumun geçtiği Karaduvar sahilini hatıraları tazelemek adına ziyaret ettim. Ak Partili Mustafa Muhammet Gültak başkanımızın kocaman resmi vardı ve hemen sol tarafında ise aynen şöyle yazıyordu “BU SAHİLİN TEMİZLİĞİ AKDENİZ BELEDİYESİ TARAFINDAN YAPILMAKTADIR.” iyi güzel başkanım ancak temiz mi diye bir göz atmanızı öneririm. Sahile mi gittim, Mersin Çöplüğüne mi gittim anlayamadım. Ya temizleyin ya da panoyu kaldırın çünkü herhalukarda rezillik.
Suat Bezeng
Mersin Günleri 24 ağustos 2020